ERGEN TERAPİSİ
Ergen Terapisi Nedir?
Ergen Terapisi, 12 yaşından ön yetişkinlik dönemine kadar olan kişilerin terapi süreçlerini tanımlamak için kullanılan bir kavramdır. Ergenlik, insanların hayatları boyunca geçirdikleri gelişim dönemlerinden sadece biridir. Fakat her yaşın olduğu gibi bu yaş aralığının da kendine ait ruhsal özellikleri vardır. Aslında buna vurgu yapmak adına ‘Ergen Terapisi’ adlı başlık açılmaktadır.
Fizyolojik olarak ergenliğe girme yaşı kızlar ve erkekler arasında farklılık gösterse de kişide yarattığı duygu durum ve bilişsel değişimler hem bireyin içinde bulunduğu yaşı hem aile ortamı hem bebeklik ve çocukluk çağı öyküsü hem de akran ilişkilerine göre farklılıkları göstermektedir. Bu kadar çok değişken söz konusu olduğunda dönemin standart özelliklerinden bahsetme de zorlaşmaktadır.
Yaş almayla beraber çocuğun ilgi alanları, olaylara bakış açısı, ötekinin hayatındaki rolü, aile ilişkileri gibi pek çok alanda değişiklik olmaktadır. Belki de insan hayatının farklılığa en çok ev sahipliği yapan dönemi ergenliktir. Bunlar olurken bireyler kendilerinin her alanındaki tüm bu değişikliklere adapte olmaya çalışmaktadır. Kim zaman keyifli kimi zaman da oldukça zorlu ve stresli geçen bu süreç ergeni olduğu kadar ailesini de zorlamaktadır. Aileler de bunca zamandır alışkın oldukları çocuklarında olan değişiklikleri görmede, uyum sağlamada desteğe ihtiyaç duyabilmektedirler. Aslında bebekleri doğduğu zaman yaşadıkları uyumlanma süreci, bu dönem için de oldukça önemlidir. Değişen duygusal ihtiyaçları fark edebilmek zaman istemektedir.
Hangi Durumlarda Ergen Terapisi Desteği Alınmalıdır?
Ergenlik dönemi bu şekilde başlar ve devam ederken ergenin ve ailesinin ortak paydada buluşması, yeni oluşan zevk ve tercihlerin anlaşılması, iletişimin karşılıklı kabulle sürdürülmesi her zaman mümkün olamamaktadır. Bu gibi durumlardaki gergin hal katlanabilmekte, yaş özellikleri gereği daha çok kendine ve sosyal ortamına dönen, odasında ve ortamında tek başına vakit geçirmeyi tercih eden bireylerin ailesi tarafından kendilerinden kopuyormuş gibi algıladığı süreçler yaşanabilmektedir.
Ergenlik döneminde aile içinde yaşanan ilişkisel durumların dışında; kaygı bozukluğu, sınav kaygısı, depresyon, obsesyon, kleptomani, travma sonrası stres bozukluğu, akran ilişkilerinde yaşanan zorluklar, özgüven problemi, yas süreci, boşanma problemleri, davranış bozukluğu, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, özel öğrenme güçlüğü / disleksi, yeme problemleri, öfke kontrol problemi, madde kullanımı/bağımlılık, olumsuz cinsel deneyimler gibi pek çok konu ergen terapisi sürecine ihtiyacı doğurabilmektedir.
Ülkemizde gençlerin hayatını etkileyen pek çok sınav bu dönemde gerçekleşmektedir. Kişinin zaman zaman bireysel olarak yaşadığı zorlanmaların dışında sınava hazırlanma zorunluluğu ve sorumluluğu pek çok ergeni derinden etkilemektedir. Sorgulama ve anlam bulmanın arttığı ergenlikte bu tarz dönüm noktaları hem genel kaygıyı hem de sınav kaygısını, stresi ve depresyonu artırabilmekte, uyumu ve işbirliğini azaltabilmektedir. Genellikle bu süreçler de ergen terapisi ihtiyacını artıran faktörler arasındadır.
Anne ve Baba, Ergen Terapisi Sürecinde Hangi Konumdadır?
Çocukluk döneminin aksine ergenlik döneminde terapiye başvuru, ailelerin olduğu kadar kişilerin de talebiyle olmaktadır. Artan bilinç ve içe bakış becerisi ile birlikte ergenler danışmanlık sürecine ihtiyaç duyduğunu fark edebilmektedirler. Değişime dair motivasyon ve isteğin artması sürecin verimini artırmaktadır.
Ergen terapisi sürecinde bireyle yapılan çalışmaların yanı sıra aileler de anne baba danışmanlığı alabilmektedir. Fakat bu durum terapi sürecine neden başvurulduğu, kişinin yaşı, aile ve bireyin beklentileri doğrultusunda değişiklikler göstermektedir. Aile görüşmeleri sıklığı da buna göre düzenlenmektedir. Bu nedenle standart bir yaklaşımdan söz etmek mümkün olmamaktadır. Her terapi sürecinde anne ve babalar farklı farklı noktalarda konumlanabilmektedir.
Ergen Terapisi Süreci Nasıl Başlar ve Devam Eder?
Ergenin ya da ailenin talebiyle başvurulan terapi sürecinde odak her zaman ergende olmaktadır. Her uzmanın çalışma şekline göre farklılık gösterse de öncelikle ilk birkaç seans ergene ayrılmakta; kendisine objektif yaklaşıldığı, terapi odasının ona ait mahrem bir alan olduğu, ihtiyaç halinde bakım verenleriyle görüşmelerin yapılabileceği mesajları verilmektedir. Güven ilişkisi, ergenlerde terapi sürecinin en önemli unsurudur. Bu nedenle ailelerden beklenti sabırlı olmaları ve uzmanlarına güvenmeleri yönündedir.
Devamı ise hem ergen hem de ailenin ihtiyaçları göz önünde bulundurularak sürdürülmektedir. Çoğunlukla ergen görüşmeleri gerçekleştiriliyor olsa da anne ve babalar ile bireyin hayatının düzenlenmesi ve ev içi değişikliklerin yapılmasında danışmanlık almaktadır.
Ergen terapisi ile ilgili blog yazılarını okumak için tıklayın.