Scroll Top
Ataşehir, 8215/2. Sk. no:1/A, 35000 Çiğli/İzmir

Salgında Ruh Sağlığı

salginda ruh sagligi

PANDEMİDE RUH SAĞLIĞI

Salgında ruh sağlığı, salgında duygusal destek

            Nereden baksak uç bir yaşantı içindeyiz. Kimi malikanesinde kimi ise tek göz odasında kendi sınırları içine çekilse de ‘karantina’ kavramı herkesi eşitledi gibi. Engellenme hissi ve bunun bizde uyandırdığı duygular evrensel hale geldi. Bugüne kadar oluşmuş küresel ve toplumsal değerler geri dönülmeyecek şekilde sarsıldı. Önemli ve önemsizler, gerekli ve gereksizler, tüm –meli/-malı’ lar baştan düzenleniyor. İnsan ırkının her kesimi tarafından bir nevi ‘sorgulama’ evresindeyiz. Kimi kesimlere göre her şey çok ciddi bir dönüşüm ve değişim içinde, yaşadığımız pandeminin sonunda hiçbir şey eskisi gibi olmayacak öngörüsü her ülkede ve toplumda yankı buluyor.  Salgında ruh sağlığı başlığı artık daha ciddi şekilde tartışılır hale geldi.

‘Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı’ belirsizliği biraz kaygı uyandırsa da küresel bazda bir değişim söz konusuyken bireysel aynılık mümkün gibi görünmemektedir. Kelebek etkisi kavramı, dünyaya direk etki eden biz canlılar var oldukça kendi gerçekleştirmeye devam edecek. Yaşadığımız sürece etkileyeceğiz ve etkileneceğiz. Çevremiz dönüşürken biz de kendi içimizde çeşitli sorgulamalara girdik ve gireceğiz, değiştik ve değişeceğiz. Bu süreçte alınacak psikoterapi desteği bilinenin aksine, psikiyatrik tanı gruplarına yönelik olmak zorunda değildir. Tanılar bazen belirleyici ve yön verici olmakla birlikte bazen de kişiyi tanımada sınırlayıcı olabilmektedir. Dönüşüm her zaman keyif verici ve olumlu yönde olmadığında olumsuz duyguların ağırlığı altında salgında ruh sağlığı desteği, olmazsa olmazımız haline gelecektir. Sorgulamayı terapist eşliğinde yapabiliyor olmak yeni kapılar açmada her zaman olumlu bir etkiye sahiptir.

Pandemi ile beraber ele almamız gereken önemli kavramların başında ‘travma’ gelmektedir. Travma, tanımı gereği salgında ruh sağlığı alanında da sıkça adı geçen bir olgu halindedir. Zihnimiz karşılaştığımız durumlara ilişkin yoğun stres halindeyken de olsa geçmiş deneyimler, bunlara dair mantıklı düşünceler ve çözümler, şuan yaşadığımız yeni deneyimlerle bağlantı kurabilecek bir durumdadır. Kurulabilen bağlantılar anlamlandırma, anlama ve çözmeyi sağlamaktadır. Bu bizler için ‘yönetilebilir’ halleri içerir ve her olumsuz yaşantının travma demek olmadığını anlatmaktadır.

Travma dediğimizde ise pratik baş etme becerilerimizi aşan, kısa da olsa çok yoğun şekilde karşılaştığımız, belki de çok uzun sürelerde maruz kaldığımız hallerden bahsetmekteyiz. Zihin boyutunda ise bu artık mantık ve çözüm bölümünü çoktan aşmış ve ‘savaş ya da kaç’ sisteminin devrede olduğu bir süreçtir. Bu şekilde sürekli yoğun bir duygu ve hareket halinde bulunuyor olmak mümkündür. Sistemimiz kendini ve bütünlüğünü korumak adına teyakkuzdayken, tüm basamakları tekrar düzenlemeye çalışırken zihnimizin bir yandan da sorgulaması oldukça anlaşılırdır. Bu, yeni karşılaştığı durum ya da durumlara dair mantık düzlemi ve baş etme becerileri geliştirmeye çalışmasının göstergesidir. İçimizde olup biten her şey aslında bir amaca hizmet eder ve ruh sağlığımızı, duygularımızı daha dengede tutmamıza yardım eder.

Kovid 19 salgınında bizler başlarda daha geçici olabileceği, halledilebileceği bir noktada dururken insanlık olarak bu nokta ve çizgileri aşarak yoğun kaygı, panik, güçsüzlük içinde hissetmeye başladık. Yaşadığımız belirsizlik, sürecin nasıl işlediğine karşı öngörülemezlik bizi oldukça çaresiz hissettirdi. Kapanmalar, evde bulunma süresinin artması ve yalıtılmışlığa bir de ekonomik zorluklar eklendi. İnsanlık olarak yaşantımıza yeni bir travma eklenmiş oldu. Danışmanlık ve terapi süreçlerinde, pandeminin olası etkilerini sorgulamak da önemli hale geldi.

Peki küresel anlamda yaşadığımız bu travma sonrasında ne oldu? Bu açıdan başlarda oldukça baş edilemez gibi görünen bu durum geçen zamanlar için yerini daha anlamlı, sakin, sürdürülebilir bir hayata bırakmaya başladı. Türkiye’ de bu; ‘yeni normaller’ olarak adlandırıldı. Evde bulunduğumuz süreler içinde yaşadığımız sorgulamalar, yoğun düşünme süreçleri, sınırlı da olsa almaya çalıştığımız sosyal destekler yeni çerçeveler ve anlamlar oluşturmada yardımcı oldu. Yeni normallerle yavaş yavaş sürdürülebilir bir evreye geçilmiş oldu.

Çok zorlayıcı bir süreç sonrası pandemi hala devam etse de salgında ruh sağlığı alanı daha anlamlı daha bilinebilir bir hale geldi. Hastalık bitmese de şuan pek çoğumuz daha anlamlı bir yaşam sürdürme evresindeyiz. Geçen süre öz regülasyonumuzda önemli değişiklikler yarattı. Sorgulamamız bitmedi belki fakat günlük rutinlerimizde duygularımız artık bizlere daha çok yardımcı haldeler.

Benzer gönderiler

bir yorum bırakın

Yorum yapmak için giriş yapmış olmanız gerekir.